YENİLENEBİLİR ENERJİ DE DE DIŞA BAĞIMLI OLMAYALIM

9 Eylül 2024
narprmedya

Artan enerji ihtiyacını karşılamak ve fosil yakıtlara bağımlılığı azaltmak için önemli adımlar atan Türkiye, enerji ihtiyacını karşılamak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımlarını hızlandırıyor, ancak bu alanda kullanılan makine ve ekipmanların yerli üretiminde aynı hızı göremiyoruz.

Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Türkiye Rüzgâr Enerjisi Kongresi’nde konuşan Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin rüzgâr enerji sektörünün 11 bin 609 megavatlık kurulu güce sahip olduğunu, bunun da 2 milyar avro ciroya denk geldiğini ifade etti. Türkiye’nin rüzgâr kurulu gücünün yüzde 7,5 olan dünya ortalamasının üzerinde olduğunu dile getiren Bakan Bayraktar, önümüzdeki 20 yılda toplam elektrik ihtiyacının yüzde 25’inin rüzgâr santrallerinden karşılanmasını öngördüklerini vurguladı. Rüzgâr enerjisindeki potansiyelin 100 bin megavat olduğunu, gelişen teknoloji ile bu rakamın 150 bin megavat seviyelerine çıkabileceğini ve bunun da 140 milyar dolarlık bir yatırım anlamına geldiğini açıkladı.

En verimli alanlardan başlayan yatırımlar zamanla daha az verimli alanlara doğru gidecektir. Bu potansiyelin tamamının üretime geçmesi mümkün olamayacaktır. Ancak santrallerin makine ve ekipmanların yerli imkânlarla üretimi gerçekleştirilemez ise ithalat için ödenecek rakam onlarca milyar doları bulacaktır. Bunlara, GES, JES ve HES gibi diğer yenilenebilir enerji santralleri için yapılacak ithalat da göz önüne alındığında fosil yakıtlara ödediğimiz milyarlarca dolar bağımlılıktan kurtulurken belki de daha büyük bağımlılıklarımız ortaya çıkacaktır.

Türk sanayicisi, teknolojisi yüksek ürünler dâhil birçok ürünü tasarlayıp üretebiliyor artık. Sanayicilerimiz devletin desteğini aldığında ise çok daha hızlı yol alarak önemli işlere imza atıyorlar. Bu bağlamda, Türk sanayicisinin destek verildiğinde ne kadar hızlı aksiyon alabildiğini güneş paneli üretiminde görebiliyoruz. Panel ithalatına getirilen ek vergiler sayesinde ülkemizde panel üreten fabrikaların sayısı hızla artarak bugün irili ufaklı 60 civarında fabrikaya ulaşılmış durumda. Üstelik bu fabrikalar, iç pazarın ihtiyaçlarını karşılamanın yanında, üretimlerini ihracat pazarlarında da değerlendirmek için yoğun bir uğraş içinde.

Panel fabrikalarının sayısı ve kapasiteleri hızla artıyor, ancak panellerin bileşenleri ise büyük bir oranda ithal ediliyor. Bu bileşenlerin de yerli imkânlarla üretilebilmesi için sektöre verilecek devlet destek ve teşvikleri sayesinde bu alanlarda da yeni yatırımların hızla çoğalmaya başlayacağını görebiliriz. Bu da hiç şüphesiz daha fazla istihdam, üretim ve ihracat olarak geri dönecektir.

Kısaca; yenilenebilir enerji yatırımlarında makine ve ekipman üretimine verilecek her destek bu alanlardaki ithalatın önüne geçerken aynı zamanda milyarca dolarlık ihracat anlamına da gelecek ve ülkemizi bu alanda net ihracatçı konuma getirecektir.

No comments

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir