ENERJİ YATIRIMLARINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR EKOSİSTEM KURMAYA İHTİYAÇ VAR

Enerji sektörü en fazla yatırım yapılan alanların başında gelmeye başladı. Firmaların enerji fiyatlarındaki artışlardan etkilenmemek, kendi enerjisini üretmek için başlattıkları bu süreç; iklim krizinin getirdiği sorunlarla baş etmek için çevreye duyarlı üretimin öne çıkmasıyla daha da artarken ihracatımızın yarısını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması çerçevesinde vergiyle karşı karşıya kalma riski taşıyan sektörlerin geçiş sürecinde bu sorunu çözebilmek adına yenilenebilir enerji yatırımlarını öncelemeleri ile yeni bir aşamaya geçmiş oldu.

Haliyle bu yatırım iştahı, enerji firmalarının değerini de artırarak milyar dolarlık şirketler haline gelmesini sağladı. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda enerji firmalarının hisseleri rekor üstüne rekor kırıyor. Sektör, panel üretiminden, depolamalı istemlere; hidrojen enerjisinden elektrikli araçlar için şarj istasyonlarına kadar sürekli bir gelişim içinde… Geçtiğimiz hafta Gaziantep’te düzenlen 16. EIF Gaziantep Güneş Enerji Kongresi ve Fuarı’nın sektördeki gelişmeleri ve firmaların ürün ve hizmetlerini yerinde görme imkânımız oldu. Katılım ve sonuca odaklı ziyaretçi açısında verimli bir fuar olduğunu söyleyebiliriz.

Enerji ithalatını azaltarak üretimi ve ihracatı sürdürülebilir kılmak için büyük bir çabamız var. Ama bu alana yapılan yatırımlar, işlerin sürdürülebilirliğine yönelik endişeleri de beraberinde getirmiş durumda. Sektör temsilcileri, finansmana erişimde ciddi sıkıntılar yaşandığını bunun da yatırımların ertelenmesine neden olduğunu, bu alana mutlaka özel destek ve teşviklerin verilmesi gerektiğini belirtiyorlar. Panel üreten fabrikaların kapasitelerinin yüzde 10’lara kadar düştüğünü ve bu haliyle yatırımlarının sürdürülebilirliği noktasında endişe taşıdıklarını söylüyorlar. Ama bir yandan da yeni panel fabrikaları veya kapasite artışlarına da şahitlik ediyoruz. Panel üretim fabrikalarının sayısı artıyor ama kritik bileşenlerin ithalatına bağımlılığın azaltılması noktasında ise yüksek yatırım gerektiren fabrikaların kurulmasında ise yeterince yol alınamıyor.

Enerji yatırımlarının sadece yurt içi için değil ihracatı da kapsayacak şekilde bir ekosistem temelinde planlanmasına ihtiyaç var. Bu yatırımların teknolojik gelişmeler çerçevesinde öne çıkan alanları önceleyecek şekilde gerçekleştirilebilmesi için kamunun etkin ve uygulanabilir yol haritasını ortaya koymasına ihtiyaç var.